Yüz Germe

Yüz germe ameliyatı yüz ve boyun derisindeki sarkıkları ve varsa çene altı yağlanmayı ortadan kaldırır. Burun ve göz kapakları estetiği, alın germe, kaş kaldırma, lazer ile cilt soyma, yüz germe ameliyatı ile birlikte yapılarak hastanın daha güzel, canlı ve genç görünmesine yardımcı olunabilir.

Yüze yağ enjeksiyonu ve kaş kaldırma işlemleri ile yapılan yüz gençleştirme işlemleri genellikle yüz hatlarının belirli kısımlarına, noktalarına uygulanmaktadır. Ancak bu işlemler sonrası özen gösterilmeyen yüzler zamanla eski hallerine dönebilmektedir. Eski kırışıklıklarınızın ortaya çıkmasına sebep olmaktadır. Bu sebepten dolayı, yüzünüze bu uygulamaları yaptırdıktan sonra özellikle de kadınların gece yatmadan önce yüzlerindeki makyajı mutlaka temizlemeleri gerekir.

Detaylı bilgi almak için https://gurkankayabasoglu.com/ sitesini ziyaret edebilirsiniz.

Çene Estetiği

Yüzün alt 1/3 lük kısmını oluşturan dudaklar ve çene yüz görünümünü önemli ölçüde etkiler. Özellikle profil görüntüde çenenin normalden küçük veya büyük olması, geride veya ilerde olması yüzü oluşturan yapılar arasındaki uyumu bozar ve tüm yüz estetik görünümü olumsuz etkiler En sık çenenin normalden küçük olduğu buna karşın burnun normalden büyük ve önde olduğu “kuş yüzü” olarak tabir edilen durumla karşılaşılır.

Çene büyütme veya küçültme ameliyatı burun ameliyatı ile aynı seansta yapılabilir.

Çene Büyütme Ameliyatı:

Çene büyütme amacıyla üç grup ameliyat yapılmaktadır. Bunların birincisinde alt dudak içerisinden girilerek çene kemiğine bir kesi yapılır, serbestleştirilen çene ucu kemiği öne çekilir ve plak-vida yardımı ile yeni yerine tespit edilir. İkinci grup ameliyatlarda ise alt dudak iç kısmından veya çene altından yapılan bir kesi ile girilir, çene kemiği üzerine uygun boyutta çene protezi yerleştirilir. Bu amaçla en sık Medpore® veya silikon protezler kullanılır. Üçüncü bir seçenek olarak da çene bölgesine hastanın kendisinden alınan yağ hücreleri ciltaltına enjekte edilerek çenenin daha dolgun görünmesi sağlanır.

Çene ve alt dudak bölgesindeki yumuşak dokuların yapısı ve gerginliği bu bölgelerde farklı nedenlerle oluşabilen doku sarkmaları ya da aşırı kas aktiviteleri yönünden değerlendirilmelidir.

Ön-arka plandaki değerlendirme profil fotoğrafı ya da kemik ve yumuşak dokuları gösteren yan sefalometrik röntgen filmi üzerinde yapılmaktadır. Bu konuda çok farklı değerlendirme şekli mevcuttur. En fazla kabul gören pratik yöntemde kulak önü kıkırdağı ile göz çukuru alt kenarı arasındaki hattan (Frankfort yatay hattı) alt dudak cilt-mukoza birleşim çizgisinden (vermilion hattı) geçecek şekilde tam düşey bir hat çizilmekte, alt çene yumuşak dokularının en ön noktasının (Pogonion) erkeklerde bu hat üzerinde kadınlarda bu hattın hemen arkasında olması normal estetik görünüm olarak kabul edilmektedir. Alt çene en ön noktasının bu hattın önünde kalması büyük çene (makrognati), gerisinde kalması küçük çene (mikrognati) olarak kabul edilmektedir.

Detaylı bilgi almak için https://gurkankayabasoglu.com/ sitesini ziyaret edebilirsiniz.

Botoks

BOTOKS, Clostridiumbotulinum isimli bir bakteriden elde edilen, kasları gevşetmek amacıyla kullanılan bir ilaçtır.

Neredeyse tüm antibiyotikler ile aynı yöntem kullanılarak elde edilir. Temelde bakterinin kendini korumak için salgıladığı maddedir. Bu ilaç 20 yılı aşkın bir süredir  tıbbın değişik dallarında kas kasılmalarını rahatlatmak amacıyla kullanılmaktadır.

BOTOKS NASIL ETKİ EDER?

Yüz hareketlerini yapmamızı sağlayan kaslar, üzerlerindeki deriye bağlıdırlar. Yıllar süren mimikler sonucu, kaslar deride gözle görülür çizgiler ve kırışıklıklar oluştururlar. Kasa hareketi yaptıran sinir uçlarından kaslara geçen asetil kolin adlı kimyasaldır.

Botoks maddesi hareketleri kısıtlanmak istenen kas grubu bölgesine enjekte edilir. Sinir uçlarına yerleşen madde asetil kolinin tutularak kaslara geçmesini engeller ve kas hareketini belirli bir süre için sınırlar. Hareketi kısıtlanan kaslar gevşer bu bölgedeki kırışıklıklar kısa süre içinde kaybolur, daha huzurlu ve daha genç görünüm ortaya çıkar.

Botoks yapılan bir alın daha düz, kırışıksız gözükür. Kaşlar daha az hareket eder ve kaş çatmak zorlaşır. Üçüncü aydan sonra bu etki azalır ve kaslar altıncı aya doğru yavaş yavaş eski hareketlerine dönerler. Tekrarlayan uygulamalar sonucu zaman içinde giderek daha uzun süreli etkiye sahip olarak botoks özellikle yüzün üst kısmındaki yaşlanmayı ciddi şekilde yavaşlatır.

Botoks, ter bezlerine uygulandığında, ter bezleri ile sinir uçları arasındaki iletim de durdurularak ter bezlerinin çalışması azaltılabilir. Vücudun en çok terleyen bölgeleri, avuç içleri ve koltuk altı bölgesidir. Aşırı terleme ve buna bağlı ter kokusu şikayeti olan kişilerin terleyen bölgelerine botox uygulandığında şikayetlerinde düzelme sağlanır.

Botoks, injeksiyon şeklinde uygulanır ve ağrılı bir işlem değildir, injeksiyon anında hafif bir ağrı hissedilebilir. Mimik kaslarının hareketlerinde azalma istendiğinde mimik kaslarının içine, terleme şikayetinin azalması istendiğinde deri içine injeksiyon yapılır.

Botoks’un etkisi injeksiyonu takiben ilk hafta içinde ortaya çıkar ve etki süresi 3-9 ay olmakla beraber ortalama 6 aydır.

Botoks, etkisini yitirdiğinde uygulama tekrarlanabilir. 2 yıl boyunca düzenli olarak botoks uygulanan kişiler uygulamaya aynı düzende devam ettiklerinde kaslarında belirgin bir zayıflama ve buna bağlı yüz ifadesinde değişim olabilir. Bu nedenle uygulamaların 2. yıldan sonra daha uzun aralıklarla yapılmasında yarar vardır.

Botoks’un sağlık üzerine ciddi bir yan etkisi yoktur. Uygulama sonrası geçici bir şişlik, morarma, nadiren de geçici olarak göz kapağında düşüklük yapabilir. Botoks’un gebelik ve emzirme döneminde zararlı bir etkisinin olup olmadığı henüz tam olarak bilinmemektedir. Bu nedenle gebelik ve emzirme döneminde botoks uygulamalarının yapılmaması önerilir. Sinir-kas sistemine ait hastalığı olan kişilerde (Eaton-Lambert sendromu, myastenia gravis gibi) uygulanmamalıdır.

Detaylı bilgi almak için https://www.drlidaciteli.com/ sitesiniz ziyaret edebilirsiniz.